"Ağrım olsa bağıramam, aslan görsem kaçamam, kuyruğu ne de tatlı dersiniz ama avcı vurunca afiyetle yersiniz, çok da üşüdüm, kürkümü geri verseniz.. Tavşanım ben, keşke dostum olsan sen.." (Tawşi)

10 Ocak 2016 Pazar

+18 HOCALI KATLİAMI'NI UNUTMAYIN!!

+18  +18  +18



    Dünya sözde bizim yaptığımız sahte Ermeni soykırımını tanırken amaçları Müslümanları , Türkler'i yoketmektir. Bir arkadaşımın hatırlattığı Hocalı Katliamı beni tekrar üzerek o günlere götürdü. Daha 6 yaşındaydım ama o korkunç kareleri televizyonda izleyen emekli albay dedem hıçkırarak ağlardı. İşte gerçek bir soykırım, Ermeniler'in Ruslar'dan güç alarak Azerbaycan'da yaptığı Hocalı Katliamı;





Hocalı Katliamı:
Karabağ Savaşı sırasında 26 Şubat1992 tarihinde Azerbaycan Cumhuriyeti'nın Dağlık Karabağ bölgesindeki Hocalı kasabasında yaşanan ve Azerisivillerin Ermeniler tarafından toplu şekilde katledilmesi olayı Hocalı Katliamı olarak anılır.
936 km2'lik alana sahip, savaştan önce 2.605 aileden ibaret 11.356 kişinin yaşadığı Hocalı kasabası 26 Şubat1992 tarihinde yağmaya maruz kalmış ve kasaba tamamen yok edilmiştir. Uzun süre cesetlerin alınması bile mümkün olmamıştır.
Ermeni güçleri 1992 yılının 25 Şubatı 26 Şubat'ta bağlayan gecede bölgedeki 366. Alayın da desteği ile önce giriş ve çıkışını kapadığı Hocalı kasabasında, Azeri resmî kaynaklarına göre, 83 çocuk, 106 kadın ve 70'den fazla yaşlı dahil olmak üzere toplam 613 sakin öldürülmüş, toplam 487 kişi ağır yaralanmıştır. 1275 kişi ise rehin alınmış ve 150 kişi ise kaybolmuştur. Cesetler üzerinde yapılan incelemelerde cesetlerin birçoğunun yakıldığı, gözlerinin oyulduğu, başları kesildiği görülmüştür. Hamile kadınlar ve çocukların da maruz kaldığı tespit edilmiştir.
Katledilen toplam Azeri sayısının 1.300 kişi olduğu söylenmektedir. Saldırılar sırasında Hocalı’da yaşayan Ahıska Türkleri de evlerinde yakılarak öldürülmüştür. Kadın, çocuk ve yaşlılar da dahil olmak üzere siviller katledilmiştir. Katliamın ilk gecesinde sekiz aile bütün fertleriyle öldürülmüş, 700’den fazla çocuk anne ya da babasını kaybetmiştir. Yaralılar ise 1.000’in üzerindedir.
Hocalı’da gerçekleştirilen katliamda Ermenileri Ruslar desteklemiştir.
Ermeniler Hocalı’da eşine az rastlanır bir katliamın altına imza atmıştır.
Yapılan katliam ve zulümlerle ilgili bilgiler yabancı gazetecilerin ve bazı tanıkların aktardıklarına dayanmaktadır.
Katliama tanık olan bir gazeteci, yaşananları şu şekilde aktarmaktadır:
Hocalı katliamı anlatılamaz bir vahşetti. Bütün Azerbaycan şok olmuştu. Ermeni bıçaklarından, kurşunlarından kurtulmayı başaranlar; kadınlar, çocuklar, ihtiyarlar karlı dağlarda tipi altında Agdam’a gelmeyi başardıklarında çoğunun ayakları donmuştu. Bazılarının ayakları ise kangrenden dolayı kesilmişti. Ermeniler vahşetin her türlüsünü sanki ibret olsun, örnek olsun diye yapmışlardı. İhtiyar dedelerin, yaşlı anaların yüzleri jiletlerle doğranmış, genç kadınların göğüsleri peynir gibi kesilmiş, bebeklerin kafa derileri yüzülmüştü. Hocalı ile Agdam arasındaki 12 kilometrelik orman boyunca cesetler dizilmişti.”
O sırada Dağlık Karabağ’ın ayrılıkçı Ermeni önderlerinden olan şimdiki Ermenistan Cumhurbaşkanı Sarkisyan:  “Hocalı’dan önce Azeriler bizimle dalga geçtiklerine inanıyorlardı. Biz Ermenilerin sivil halka karşı el kaldıramayacağımızı düşünüyorlardı. O sabit bakış açısını kırmayı başardık. Olan da buydu.” diyordu.
Karabağ hareketi içerisindeki önemli isimlerden biri olan Zori BalayanRuhumuzun Canlanmasıadlı kitabında o dönemde Azerbaycan Türklerine karşı işlenmiş olan soykırım suçundan şöyle bahsetmektedir:
“Biz arkadaşımız Haçatur'la ele geçirdiğimiz eve girerken askerlerimiz 13 yaşında bir Türk çocuğunu pencereye çivilemişlerdi. Türk çocuğunun bağırış çağırışları çok duyulmasın diye, Haçatur çocuğun annesinin kesilmiş memesini çocuğun ağzına soktu. Daha sonra bu 13 yaşındaki Türke onların atalarının bizim çocuklara yaptıklarını yaptım. Başından, sinesinden ve karnından derisini soydum. Saate baktım, Türk çocuğu yedi dakika sonra kan kaybından öldü. İlk mesleğim hekimlik olduğuna göre hümanist idim, bunun için de Türk çocuğuna yaptığım bu işkencelerden dolayı kendimi rahatsız hissetmedim. Ama ruhum halkımın yüzde birinin bile intikamını aldığım için sevinçten gururlanırdı. Haçatur daha sonra ölmüş Türk çocuğunun cesedini parça parça doğradı ve bu Türkle aynı kökten olan köpeklere attı. Akşam aynı şeyi üç Türk çocuğuna daha yaptık. Ben bir Ermeni vatansever olarak görevimi yerine getirdim. Haçatur da çok terlemişti, ama ben onun gözlerinde ve diğer askerlerimizin gözlerinde intikam ve güçlü hümanizmin mücadelesini gördüm. Ertesi gün biz kiliseye giderek 1915'te ölenlerimiz ve ruhumuzun dün gördüğü kirden temizlenmesi için dua ettik. Ancak biz Hocalı'yı ve vatanımızın bir parçasını işgal eden 30 bin kişilik pislikten temizlemeyi başardık.”
Bir başka olay da şuydu:
Elleri bir ağaca arkadan bağlanan hamile bir kadının başına dikilmiş olan iki Ermeni yazı tura atıyordu. Bu kanlı kumarı yaklaşık 100 yıl önce Anadolu toprağında Kars'ta Ağrı'da Van'da Erzurum'da da ataları oynamıştı. Onlardan duymuşlardı. Karnı burnunda zavallı bir Azeri kadının doğumu oldukça yakın görünüyordu. Çaresiz kadın bir hazan yaprağı gibi titriyordu. Elbiseleri yırtık, ayakları çıplaktı...Ermenilerin uzun boylu olanı elindeki AK-47 model Rus yapımı otomatik tüfeğinin namlusuna monte edilen seyyar kasaturayı çıkartırken, diğeri elindeki demir parayı havaya attı:
-Kız mı, oğlan mı?
-Kız
Bu cevap üzerine 'oğlan' diyerek bahse giren Ermeni, elindeki kasatura ile hamile kadının karnını bir hamlede yarıp çocuğu çıkarttı. Kan bürümüş gözleri bebeğin kasıklarına kilitlendi.
Sen kazandın, yoldaş)
Ben kazandım ama bu bebek nasıl beslenecek?
Annesi besleyecek elbette
Bunun üzerine daha kısa boylu olan Ermeni, bir hamlede kasaturaya geçirdiği bebeği annesinin göğsüne yapıştırdı:
Çocuğa meme ver
Aynı dakikalarda Hocalı'nın başka bir semtinde tek kale futbol maçı hazırlığı vardı. İki kesik Azeri kadın başını kale direği yapmışlar, top arayışına girmişlerdi. Başı tıraşlı bir çocuk bulup getirdiklerinde ise Ermeni çeteci sevinçle bağırdı:
Bu hem saçsız hem de küçük, iyi yuvarlanır. Kopartın...
Aynı anda çocuğun gövdesi bir tarafa,başı da orta yere düşmüştü... 
Ermeniler zafer naraları! atarak, kanlı postalları ile kesik çocuk başına vurarak kanlı bir kaleye gol atmaya çalışıyordu.
BU ANLATILANLAR YAŞANANLARIN YÜZDE BİRİ BİLE DEĞİLDİR.



Bunu neden yazdım çünkü birçok gencimiz bu olaydan habersizdir. Rusya sizce neden uçak bahanesiyle tetikte beklemektedir çünkü aynısını yıllar önce yaptığı gibi tekrar Türkiye'ye yapacağı için.. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.