"Ağrım olsa bağıramam, aslan görsem kaçamam, kuyruğu ne de tatlı dersiniz ama avcı vurunca afiyetle yersiniz, çok da üşüdüm, kürkümü geri verseniz.. Tavşanım ben, keşke dostum olsan sen.." (Tawşi)

5 Mayıs 2015 Salı

ENDONEZYA'DA PET ŞİŞE İÇİNDE PAPAĞAN REZİLLİĞİ!!!

Endonezya'da pet şişelerin içine saklanan papağanlar ele geçirildi



Endonezya'da görenleri hayretler içinde bırakan bir olay yaşandı. Plastik su şişelerinin içine gizlenen 24 adet Kakadu papağanı yasadışı yollardan yurtdışına kaçırılmak üzereyken polis tarafından ele geçirildi.




Polisler pet şişeleri keserek zavallı hayvanları kurtardı.


Surabaya kentindeki Tanjung Perak Limanı'nda ele geçirilen papağanların tanesinin hayvan kaçakçıları tarafından yaklaşık 1000 dolara (yaklaşık 2 bin 700 TL) satıldığı öğrenildi.
2007 yılından beri nesli tükenmekte olan türler listesinde yer alan Kakadu papağanından doğada yalnızca 7 bin adet kaldığı tahmin ediliyor.
Her yıl yasal olmayan şekilde satılmak üzere yurtdışına kaçırılan kuşların yüzde 40'ının yollarda telef olduğu bildiriliyor.   
 http://www.hurriyet.com.tr/dunya/28919925.asp

Tawşi der ki; Öncelikle yorumlardaki Can Bay adlı yorumcuyu kınıyorum, para için bir canlının hayatını yokedemezsin. Bir kuşu kafese koyduğunuzda onun mutlu olduğunu düşünseniz de gerçek böyle değildir, muhabbet kuşları da papağan ailesindendir ve çok büyük türleri vardır, bu kuşlar gün boyu egzotik ormanların semalarında süzülmeyi severler, bizler ise evimizde kuş sesi olsun diye bu kaçakçılığa, kirli ticarete izin verip, göz yumup masum hayvanları kafese tıkmaya hala devam ediyoruz. Papağanla riçin d edurum böyledir. Bir papağan aldığınızda ya bir kafese koyarsınız ya da ayağından zincirlersiniz. Kafesteki kuşların yerinde olsaydım hapis bir yaşamdansa ölmeyi tercih ederdim maalesef. Şimdi sakın kafesteki kuşlarınızı camı açıp salmayın, yaşayamazlar ama bundan sonra petshoplardan kuş ve diğer hayvanları satın almayın. Bırakın vatanlarında özgürce yaşasınlar, mutlu olsunlar. Düşünün ailenizle Türkiye'de yaşıyorsunuz, birgün işten/okuldan dönerken bir yabancı sizi tuzağa düşürüp yakalıyor ve kaçak veya kaçak olmayarak başka bir ülkeye götürüp sizi orada bir mal gibi satıyor. Daha sonra bilinçsiz biri gelip sizi satın alıyor ve 1 m2'lik bir kutuya ömür boyu hapsediyor veya pranga zinciri takıp bir köşeye sabitliyor. Sesiniz güzelse şarkı söylemenizi bekliyor, daha zekiyseniz çeşitli aptal aptal kelimeler öğretmeye çalışıyor. Vatanınızda aileniz kalmış, orada bir hayatınız varmış, siz özgürken daha uzun ve mutlu yaşarmışsınız umrunda değil çünkü o sadece kendini düşünüyor. Sizce bu yaşam mı?





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.