"Ağrım olsa bağıramam, aslan görsem kaçamam, kuyruğu ne de tatlı dersiniz ama avcı vurunca afiyetle yersiniz, çok da üşüdüm, kürkümü geri verseniz.. Tavşanım ben, keşke dostum olsan sen.." (Tawşi)

5 Mart 2014 Çarşamba

GERÇEKLERLE YÜZLEŞ; YILAN DERİSİ ÇANTA


Bunlar için;


Belki de bunlar;


 


 



Bu katliama ortak olma!!!




Yılan derisi çantalar böyle yapılıyor

         İngiliz Daily Mail gazetesi lüks ayakkabı, çanta ve kıyafetlerin üretimi için her hafta binlerce yılanın katledildiği Endonezya’nın Cirebon kasabasında yer alan bir yılan çiftliğini görüntüledi. Batı’da fiyatı 4 bin doları bulan yılan derisi çantaların Endonezya’da sadece 20 dolara alıcı bulduğunu belirten gazete, ülkede yılanların oldukça vahşi yöntemlerle öldürüldüğüne dikkat çekti. Çiftliklerde yılanların önce kafalarına bıçak sapı ile vurularak bayıltıldığını daha sonra da ağızlarına sokulan hortumlarla su ile doldurulup şişirildiklerini belirten gazete, on dakika bu şekilde bekletilen yılanın “gevşeyen” derisinin daha sonra elle soyulduğunu açıkladı. Hayvanın uzun ince şekli nedeniyle kendiliğinden kıvrılan derisinin daha sonra tepsilere yerleştirilerek dev fırınlarda kurutulduğu da belirtildi. Gazete kurutulan derilerin daha sonra uygun renklere boyanarak satışa hazırlandığını, işlemden sonra hala canlı olan derisiz yılanların ise bir köşeye yığılarak ölüme terk edildiğini belirtti.  Derisi soyulan yılanların şok ve susuzluktan ölmesinin kimi zaman günler alabildiğine de dikkat çekildi. 
http://fotogaleri.hurriyet.com.tr/galeridetay/80023/2/1/yilan-derisi-cantalar-boyle-yapiliyor

       Tawşi ve Milky der ki;  Su içene yılan bile dokunmazmış derler ama peki bu masum yılanlara bu katiller neden dokunuyor! Derilerini canlı canlı yüzüp ölüme mahkum ediyorlar, kedi, köpek, fok, rakun, timsah katliamından ne farkı var! Endonezya'yı Allah depremle daha çok  sallar!!


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.