"Ağrım olsa bağıramam, aslan görsem kaçamam, kuyruğu ne de tatlı dersiniz ama avcı vurunca afiyetle yersiniz, çok da üşüdüm, kürkümü geri verseniz.. Tavşanım ben, keşke dostum olsan sen.." (Tawşi)

21 Eylül 2014 Pazar

AŞÇI YAHYA BABA ve DİLE GELEN TUNCA NEHRİ BALIKLARI


  Yıllar önce bu olayı bir belgeselde dinlemiştim, inanılmaz etkilenmiştim, çünkü bu gerçek ve ibretlik bir olay, hepimiz bundan ders çıkarmalıyız diye düşünüyorum, eğer okumayı seviyorsanız aşağıya kopyaladım ama dinlemek ve izlemek istiyorsanız üçer dakikalık iki bölümden oluşan çok güzel kısacık bir belgeseli var lütfen izleyin;

http://www.huzuradogru.tv/icerikler/evliyalar-ziyaret-edilecek-yerler/asci-yahya-baba-hazretleri-1_591

http://www.huzuradogru.tv/icerikler/evliyalar-ziyaret-edilecek-yerler/asci-yahya-baba-hazretleri-2_592?sayfa=2

   Yahya Baba namıyla maruf zat, Sultan II. Beyazıd zamanında Edirne’deki Beyazıd Külliyesi’nin aşçılarından biridir.. Arkadaşları, et, sebze, bakliyat vs. pişirir.. Onun ihtisası ise pilâvdır.. Mübarek, işe bir girişti mi, ibadet ettiğini sanırsınız.. “Pirinçleri Salevat getirerek ayıklar, yağını Tekbirlerle eritir, tuzunu Besmeleyle koyar, suyunu ise Fatihalarla döker kazana..” Sonra da gözlerini yumar ve Enbiyayı, Evliyayı, aracı yapar, Allah’tan bereket diler..Onun pilâvı çok lezzetlidir, herkese yeter, hatta artar bile.. Fakat o tek pirinç tanesine bile kıyamaz..
  Artanı Tuna Nehrindeki balıklara atar.. Hikmet-i Hüda, balıklar onun geleceği saati bilir ve köprü başında toplanırlar.. Günlerden bir gün Kilercibaşı Rüstem Ağa bakar ki pilâv artıyor, pirinci kısar.. Ama Yahya Baba kilercibaşına bir kere bile “verdiğin pirinç pilâv yapmak için az” demez!.. Kilercibaşı her gün pirinç miktarını biraz daha eksiltir ama Yahya Baba’nın pilâvı aksine çoğalır.. Gani bir şekilde herkes doyar.. Tuna’nın balıkları bile artanlardan nasibini alır..
   Rüstem Ağa ise bu duruma son derece şaşırmıştır.. Ardından Yahya Baba’yı birkaç gün daha takibe alır ve durumdan iyice emin olunca Padişaha çıkar.. Olayı anlatır ve ardından kanaatini söyler; “Sultanım, bu Yahya Baba bir acayip âdem” der.. Cennetmekân Sultan Beyazıd-ı Veli, Yahya Baba’yı merak eder ve Kilercibaşı ile bir plân yaparlar.. O gün Yahya Baba’ya her zamankinden daha da az, pirinç verilir..O da her zamanki gibi okur, üfler ve Halık-i Zülcelal’den “Halil İbrahim Bereketi” diler.. Pilâv her zamanki gibi çok lezzetli olur, üstelik kazanlara sığmaz..
  Yemekler yenir, Yahya Baba artanları yine yüklenir ve Tuna’nın yolunu tutar.. Nehrin yanına gelir, tam kepçeyi daldırıp artan pilâvı balıklara atacakken bir anda Padişah ortaya çıkar.. “Bre ne oluyor, burada” der.. Ardından sesini daha da yükselterek bağırır; “Ey adam, devlet malını israf mı edersin yoksa?..” Yahya Baba’nın nutku tutulur.. Konuşan dili konuşamaz olur.. Ve esas keramet işte o zaman tecelli eder.. Balıklar kafalarını sudan çıkarırlar ve hep bir ağızdan şöyle derler; “Ey Sultan, koskoca devletin artığını bize çok mu görüyorsun!..” Bunun üzerine, “Aman Ya Rabbi” der, Padişah!.. “Binlerce kere tövbe!.. Ben ne yaptım?.. Senin Yahya kulunu niye böyle üzdüm?..Sen ki, her an isyanda olan günahkâr kullarının bile rızkını gönderen Ulu Allah’sın.. Ben ise sıradan bir kulum.. Bir garip Beyazıd’ım!.. Af eyle beni Ey Yüceler Yücesi..” Yahya Baba bu durum karşısında öylesine şaşırmıştır ki, anlatılamaz..

  Mahcubiyetinden, secdeye kapanır ve gözyaşlarıyla Allah’ına sığınır.. Sultan Beyazıd-ı Veli onun yerden kalkmasını bekler, ancak nafile.. Yahya Baba, ruhunu teslim edip kavuşmuştur Âlemlerin Rabbine..



Bu gerçek olaydan önemli şu iki dersi çıkarabilmeliyiz; artan yemeklerimizi, yemek artıklarını çöpe atıp israf etmeyelim, onun yerine mahallemizdeki aç dolaşan kedi ve köpeklere verelim, sevap işleyelim. 

4 yorum:

  1. merhaba tavşanımın dudağının tek rarafında bi kızarıklık ve şişlik var. kardeşim sabah onu severken kucağından atlamış ve sanırım dudağını çarpmış. gün boyuncu hareketsizdi bu şişlik düştüğü için mi yoksa başka bir şey olabilir mi? en kısa zamanda veterinere götüreceğiz ama şu anda korktuk ve bi cevap bekliyoruz.
    http://i61.tinypic.com/95rccj.jpg

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba, fotoğrafı gördüm çok geçmiş olsun, dudaklarda kırmızılık, şişkinlik ve tüy dökülmesi var, bir an önce veterinere götürmelisiniz çünkü bana düşme ve çarpma dışında egzaman, mantar olabileceği gibi de geldi, umarım değildir tabi, acaba pati altlarında da kırmızılık, kabuklanma ve tüy dökülmesi var mı?

      Sil
  2. patilerinde herhangibi birşey yok şişkinlik bu gün aniden oldu dudağındaki şişliği kardeşim düşürdükden birkaç saat sonra farkettik

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Düşmeyle çok alakalı değil gibi çünkü tüy dökülmesi de var gibi geldi bana, umarım önemli birşey çıkmaz.

      Sil

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.