"Ağrım olsa bağıramam, aslan görsem kaçamam, kuyruğu ne de tatlı dersiniz ama avcı vurunca afiyetle yersiniz, çok da üşüdüm, kürkümü geri verseniz.. Tavşanım ben, keşke dostum olsan sen.." (Tawşi)

24 Eylül 2014 Çarşamba

MEKSİKA'DA İŞKENCE ve BİZİM KATİLLER



      Şu an moralim çok bozuk çünkü haberleri okurken Hürriyet.com'daki manşetlerden birine denk geldim, Meksika'da iki adam, küçücük bir köpeği boğazından iple asmış hayvan acılar içinde çığlık atıyor, sağa sola savrulurken de iki adamdan bi biri sopayla dövüyor bi diğeri.. Zavallı köpekçik sonra da ölmüş, polis ise peşlerindeymiş ve haklarında 4,5 yıl hapis isteniyormuş. Meksika'da hergün fidye için birçok insan ve hayvan da kaçırılıyormuş. Hayvanın sesi kulaklarımdan gitmiyor, izlemeyin lütfen çünkü siz de ağlarsınız, linki vermiyorum. Peki niye bunları yazdım çünkü lütfen sokaktaki ve barınaktaki hayvanlarımıza sahip çıkalım. Ayrıca devlete yönelteceğim, Bimer'e yazıp cevap alamadığım sorular var;

1) Eskişehir'deki üniversiteli kedi katiline

2) İstanbul Fatih'te yavru kedilerin kafalarını ezen psikolojik hasta kadın katile,

3) İstanbul Kağıthane'de sokak ortasında köpeğe tecavüz eden sapık adama,

4) Hatay'da köpeği motorsikletin arkasına bağlayıp sürükleyip ayaklarını yokeden sadist adama


NE OLDU?

Hepsi serbest, hepsi ödüllendirildi..


2 yorum:

  1. Çok güzel bir yere değinmişsin duyarlılığın için teşekkür ederim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim, keşke biz de devlete ve yargıya teşekkür edebilsek..

      Sil

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.