"Ağrım olsa bağıramam, aslan görsem kaçamam, kuyruğu ne de tatlı dersiniz ama avcı vurunca afiyetle yersiniz, çok da üşüdüm, kürkümü geri verseniz.. Tavşanım ben, keşke dostum olsan sen.." (Tawşi)

3 Temmuz 2013 Çarşamba

HAYVANLAR KONUSUNDA YANLIŞ İNSANA ÇATMAK






      Geçen gün  Yeniköy Parkı'ndaydım, yanımda hiçbir hayvanım filan da yoktu, bir arkadaşımlaydım, birden yanıma oldukça modern görünümlü, sırt çantalı 60 yaşlarında bir kadın geldi ve konuşmaya başladı, hiçbir değişiklik yapmadan aynen yazıyorum:


Kadın - "Millet bu parka çocuklarını getiriyor ama insan diyemeyeceklerim köpeklerini getiriyor, burası park, köpeğin ne işi var, köpeğin oynadığı yerde çocuk oynuyor, hayvanların burada ne işi var, ben hayvan görmek zorunda mıyım?" (Bu son cümlede kadını boğazlamamak için dişlerimi sıkıp tüm kibarlığımı koruyorum)

Ben - "Burası dediğiniz gibi bir park ve gördüğünüz gibi heryer beton yığını şu İstanbul'da, hayvanı olanlar hayvanlarını nerede gezdirecek peki söyler misiniz?"

Kadın - "Beni orası ilgilendirmez, parka kimse köpeğini getiremez, ne işi var onların burada, bir de çocuklaro gibi sevmiyorlar mı sinir oluyorum!" (İçimden ben bu kadını boğarım diyorum ama yumruğumu sıkıyorum)

Ben -  "İyi o zaman hükümetin 5199 Ölüm Yasasını destekleyin, tüm kedi ve köpekler öldürülsün, rahatlayın!

Kadın - "Belediye köpek parkı yapsın, hem senin çocuğun yok herhalde!"

Ben - "Daha neler.. Benim çocuklarım hayvanlarımdır, hatta hayvan da demek istemem, tüylü dostlarımdır, ayrıca neyimin olup olmadığı sizi ilgilendirmez!"

Kadın - "Bana baksana sen, sen benim kim olduğumu biliyor musun, öğretim görevlisiyim ben!"

Ben - "Gerçekten öğretim görevlisiyseniz öğrencilerinize yazık, bir kere benim fikrimi bilmeden yanlış düşüncelerle gelip bana çattınız, ikincisi bu hayvanlar ve doğa Allahü Teala'nın bize yarattığı en güzel ve değerli şeylerdir, unutmayın ki bu yeryüzünde siz insanoğlundan önce yine hayvanlar ve bitkiler vardı, siz nasıl yaşıyorsanız Allah'ın yarattıklarına da saygı göstereceksiniz."

Kadın - "Sen ömründe bir kere barınağa gittin mi ki de konuşuyorsun?"

Ben - "Karşınızda Kısırkaya Rehabilitasyon Merkezi gönüllüsü var, ayrıca hem annem hem teyzem de barınak ve dernek başkanları, isterseniz siz benim evime gelin de sokaktan kurtardığım, terkedilmiş hayvanlarla barınağa dönen evimi görün!"

Kadın - "Kap kup kurup.. "(Konuşacak şey bulamıyor.)

Ben - "İyi günler!"










Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.