"Ağrım olsa bağıramam, aslan görsem kaçamam, kuyruğu ne de tatlı dersiniz ama avcı vurunca afiyetle yersiniz, çok da üşüdüm, kürkümü geri verseniz.. Tavşanım ben, keşke dostum olsan sen.." (Tawşi)

11 Mart 2013 Pazartesi

MILKY VE YARAMAZLIKLARI :)


Dediğim gibi, Milky birden açıldı, 40 yıldır burada kalıyor gibi maaşallah :)

Yalnız bazı farklılıklarını tespit ettik;

    Çok şükür etrafı kemirmiyor, gazetelerime saldırmıyor ama sürekli yemek yeme isteği var, doyduğunu da anlamıyor, bu evcil tavşanlar için çok zararlı birşey, Allah korusun ölüme kadar götürebilir. Yemek kabında tane bırakmıyor, gördüğü şeye saldırıyor, Tawşi ise doyduğunda hemen bırakır ve hep önünde durur maması gidip gelip yer, bu kıza böyle birşey yapamayacağız maalesef, yoksa üzülebiliriz. Saman tüketimi de çok fazla, hiç ara vermeden yokediyor. İç parazit sorunu olabilir beilki, belki de oburdur :D
    İnanılmaz derecede çok su içiyor, hem de sürekli, geldiğinden beri 1,5 lt oldu, gerçekten inanılmaz, ve doğal olarak da tuvaletten de çıkamıyor. Aysun Hanım da bunu söylemişti ama bu kadar olacağını gerçekten tahmin edemezdim. Eve geleli ben o kadar su içmedim :)  Günlük 600ml-1 lt olsa çok korkmazdım ama bu olay guatr ve şeker hastalığı mı var diye üzdü bizi, umarım yoktur. Suluk yetmiyor, büyük bir tas da koydum.
    Tawşi gibi keyifle yere uzanıp yatmasını bilmiyor ama bunu Tawşi öğretecek, eminiz :) 
    Milky yarın veterinere gidecek ve bir check-uptan geçecek, böylece neler olup bittiğine bakacağız. İnşallah sütlü kızımızın bir sorunu yoktur çünkü onu çok sevdik, bakın ben yazarken arkamda kafasını tasa gömmüş yine.. 
     


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.